Wednesday, December 20, 2006

Yeni-Eski

Uzun süre oldu buraya yazmayalı..Can sıkıcı ve birbirini tekrarlayan günler..Çok özel bişey olmadı bu ara..2006'nın bitmesini bekliyorum..Yeni yıldan çok beklentim olmasından değil,sadece sonları pek sevmem işte..Yeni başlangıç yapma hatasına düşmek için yeni yıldan iyi bahane yoktur aslında..Sanki sıfırdan başlıyoruz,oysa değişen bişey yok işte..Hep planlanan ama bir türlü gerçekleşmeyen hayaller..Bu hafta içinde saksofon kursu,Kaş gezisi gibi aklıma gelen bir kısım şeyin yine yapılamayacak gibi durması üzüyor beni..İster atalet deyin ister başka bişey burası böyle..Son zamanlarda hatta yıllarda bir türlü kendime bir şeyler katamıyorum ve bunu istemiyorum sanki..Üff sıktı bu kadar bunalım yeter:)
Bu aralar başka blog oluşumların içindeyim..İpuçlarını takip ederseniz ulaşırsınız ordaki yazılarıma da..Hem orda benden daha eğlenceli adamlar var..Tavsiye ederim..
Cumartesi caz konseri,dün bir tiyatro oyunu..Bu haftaki kültürel faaliyetler..Biraz halsizim,şu 21 Aralık geçse de günler uzasa artık..

Thursday, December 7, 2006

Terlik-pabuç


Bugünkü yazımızın konusu bilgisayarın üstüne konan uğur böceği..Nerden geldi, nasıl geldi anlamadım..Pencere açık değil..Evde uğur böceği de beslemiyorum..Demek illaki bir diyeceği varmış hayvancağızın ki geldi bizi buldu..Ben de onu ait olduğu yere yani dışarı yolladım..En zor kısmı da odur zaten,yere konan hayvanı ona zarar vermeden parmağının üzerine alabilmek..Sonra da doğaya salıverdiğinde tekrar yere konmaması için dua etmek..Keşke üfleseydim o zaman uçtuğundan emin olabilirdim..O karanlıkta uçup gittiğini bile farketmedim..

Gazetenin pazar ilavelerini kaplayan o gereksiz yazılardan birine dönüşen bu satırları tamamlarken yine müzik diyelim..RJD2-1976...

Yahu uğur böceği geldi diye yılbaşında piyango bileti mi alsak, yoksa kurban bayramında koç mu kessek??

Saturday, December 2, 2006

Perfect Day


Erken kalktım bu sabah Cumartesi olmasına rağmen..Evde herkes uykudaydı..Her zaman hoşuma gider erken kalkmak..Sabahın dinginliğini gecenin yoğunluğuna tercih edenlerdenim..İyi oldu biraz kitap okudum..Haruki Murakami-Zemberekkuşunun Güncesi,ingilizcesi Wind-up Bird Chronicle..Japon bir yazarı İngilizce çevirisinden okumanın dayanılmaz ağırlığına katlanamayacağımı bildiğimden Türkçesini aldım..İyi etmişim çünkü 700 sayfayı aşkın bir roman ve benim gibi okumaktan çabuk bezen birisi için bu daha iyi..


Bunları yazarken Lou Reed-Perfect Day çalıyor..Aslında listeye ben ekledim o yüzden çalıyo..yoksa radyo açık ve o sırada bu şarkı çalıyo sevimliliği değil..öylesi daha güzel aslında..o anda denk gelmesi..Neyse şarkının bu versiyonunu 1997 yılında özel bir yardım programı kapsamında bir araya gelen 29 değişik kişi veya grup söylüyor..her dize farklı bir kişiden..David Bowie'den Bono'ya Courtney Pine'dan Tom Jones'a kadar bir sürü meşhur şahsiyet..başta ve sonda ise kahramanımız Lou Reed..

En iyisi parka gidip biraz sangria içiyim..